• 22 September 2023, Friday 16:42
DursunGirgin

Dursun Girgin

ZURNAZEN’İ KONUŞACAĞIZ

Dostlarım merhaba, Zurnazen’in iyi veya kötü yönlerini hep anlatacağız. Kötü yönü derken hemen arz edeyim. Eksiklerini anlatacağız ki gelecek organizasyonlar daha güzel olsun. Zaten her şey öyle değil mi? Daha güzel daha mükemmele kavuşmak değil mi amacımız? O halde eksikleri anlatacağız, ilgililere yetkililere. Anlatacağız ki daha mükemmele ulaşabilelim.  

Değerli dostlarım Zurnazen Festivali’nde genç öğrencilerimizle yaptığımız sohbetlerde birçok konuları hep dile getirdik. Örneğin festival arasında bir söyleşi yapıldı, Atatürk Kültür Merkezi’nde. Gönül arzu ederdi ki bu söyleşide zurna yapımından tutun da daha mükemmellere nasıl ulaşabiliriz adı altında konuşmalar yapılsın ve bu konuşmaya da zurna yapan hocalar davet edilsin. Zurna yapanları ve icracılar hepsi bir arada paneller düzenlensin. Zurna kamışı yapımı yani zurnaya ait ne varsa hepsi masaya yatırılsın ki gelecek kuşaklar daha kaliteli zurnalara kavuşsunlar. Bütün bu eksiklikler festivalden en az 1-2 ay önce hazırlansın ki Zurnazen Festivali amacına ulaşsın. Neyse ileriki günlerde inşallah bütün bunları hep görüşelim ki gelecek kuşaklar rahat edebilsin. Mesela hala Muğla Üniversitesi’nde bir zurna bölümü yok. Bugün Muğlamız zurnanın Türkiye’de başkentidir. Örneğin Muğlamıza bağlı Milas ilçemizin Dibekdere Mahallesi’nde en az 200 zurnacı var. Bunca zenginlik Türkiye’nin belki de dünyanın hiçbir ilinde veya ilçesinde yoktur. Eğer Muğla Üniversitesi bunca kültür zenginliğine hiçbir katkı sağlamıyorsa bence çok büyük bir kayıptır bu.

Evet dostlarım bakınız bundan 30-40 sene önce iki zurnacı birbiri ile aynı şarkıyı türküyü icra edemezlerken bugün senfonilerde beraber meşk edebilecek hale gelmişlerdir. Eğer ilgililer, yetkililer bunca kültürel zenginliğe sahip çıkarlarsa gelecekte Muğla, dünyada zurnanın başkenti olduğu gibi ülkemizdeki her üniversiteye zurnacı ihraç eder hale gelecektir. Yeter ki gerek yerel yönetimler gerekse Kültür Bakanlığı bu insanların elinden bir nebzecik tutabilsin.

Mesela zurna çalabilen gençlerimiz neden tıpkı Azerbaycanlı zurnazen gibi olmasın. Bu gençlerin tek eksiliği eğitimdir. İşte o kadar. Ben Zurnacı Muhtar Dursun olarak yıllardır iğneyle kuyu kazar gibi hep mücadele ettim. Artık yeter! Birazcık olsun taşın altına başkaları da ellerini koysunlar. Bilmem anlatabiliyor muyum?

Haydi dostlarım hoşça kalın, dostça kalın.


MAKALEYE YORUM YAZIN

Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.


Site en altı
yukarı çık