• 17 December 2025, Wednesday 7:23
DursunGirgin

Dursun Girgin

Kültür Deyip de Geçmeyin

Dostlarım, merhaba.

Bir kültür adamı olarak ilgili makamlardan rica ediyorum. Benim şu an yaşım 77; artık kaç yıl daha bu kültür için bir şeyler yapabilirim bilemem. Zaten beni yıllar değil, patika yollar yordu. Patika yoldan kastım, bu ülkenin kültür adamlarına verdiği değerden söz etmek istiyorum.

Bakınız dostlarım; hani adamın birisi habire oğluna “sen adam olamazsın” der dururmuş. Oğlu da babasının sözlerine kızıp gitmiş, okumuş; doğup büyüdüğü iline vali olarak gelmiş ve gelir gelmez de iki jandarma gönderip babasını yaka paça getirtmiş. Baba ile oğul başlarlar söze: “Hey babacığım, bana hep bağırıp dururdun, sen adam olamazsın diye. Bak işte gördün mü, vali oldum,” der. Babası da bu söz üzerine, “Oğlum, ben sana vali olamazsın demedim ki; adam olamazsın dedim,” der. “Eğer sen adam olmuş olsaydın, babanın ayağına kendin giderdin,” diyerek oğlunu veryansın eder.

Ben de yıllardır hep bekledim; bir gün gelir de bu ülkede değerimiz anlaşılır dedik ama nerede… Neyse ki şu aralar Muğla Valiliğince “kültür değerimiz” adlı bir program yapılıyor. Programın konuklarından biri de bendim. Programın yayınlamasının üzerine suya susayan bir insan misali insanlarımız, kültür adamlarımızın sazına sözlerine sanki susamışlar gibi… Binlerce telefonlar aldım. Demek istenince her şey oluyormuş, değil mi dostlarım?

Bugün bu ülkede milyarlarca harcanıyor yok yere. Peki, sayın Kültür Bakanlığımız yurt içinde veya yurt dışında araştırmalar yapsınlar diye şöyle kayda değer bir meblağ ayırıp da bu ülkenin kültür değerlerini güçlendiremez mi? Bekliyoruz; yarın çok geç olmadan önce…

Yurt içinde bazı yerlerde toplantılar yapılmış olsa; mesela zurna davulun bol olduğu illerde, Aydın’dan başlayıp Antep, Adana, Kırşehir, Ankara, Edirne, Kırklareli gibi yerlerde yapılacak olan zurna-davul ile ilgili toplantılar, inanın Türkiye’de ses getirir. Mesela daha sonra da buralardan seçeceğimiz kültür adamları ile yurt içi ve yurt dışında konferanslar verilmiş olsa, acaba nasıl olur dostlarım?

Ben ta 1968 yılından beri kendi imkânlarım dâhilinde çok büyük araştırmalarım oldu. Mesela ta 1980 yıllarında Lüleburgaz’da zurnacı Küçük Hasan ile başlayan diyaloğumuz, bugünlerde hâlâ devam ediyor ve birbirimizden çok güzel paylaşımlarımız oldu. Artık bugünkü iletişim çağında buna benzer güzelliklerimizi daha da güzel ve gelecek kuşaklarımıza faydalı eserler bırakabiliriz; yeter ki bu ülkede var olduğunu sandığımız Kültür Bakanlığı bu meselelere el atıversin, gerisi çok kolay.

Mesela şu anda Türkiye’deki ve dünyadaki bütün zurnacıların en büyük sıkıntısı kaliteli zurna kamışı. Bu iş için şu anda bilgi ve tecrübe eksikliği var. Bunun da giderilebilmesi için mutlaka yukarıdan beri izah etmeye çalıştığım toplantıların çok büyük faydası olacaktır.

Haydi dostlarım; gelecek köşe yazılarında zurna-davul kültürü konusunda daha çok konuşacağımız konular var şimdi.

Hoşça kalın, dostça kalın.

Bir kültür dostu,
Zurnacı Muhtar
Dursun Girgin
Tel: 0532 642 05 39

 


MAKALEYE YORUM YAZIN

Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.


Site en altı
yukarı çık