Dursun Girgin

 Dostlarım merhaba. Eğitimin de içine ettiniz, helal olsun.

Değerli dostlarım. Torunum Emrah Berk Girgin önceleri meslek lisesine gidiyordu. Öyle zorluklarla karşılaşıyoruz ki bin bir rezaletle karşılaşıyor çocuklarımız. Her Allah’ın günü ulaşım sorunu yaşamaktan bıktık. Örneğin öğrenci birkaç dakika geç kaldı mı “yarım gün geç geldin” deniliyor, hemen siciline işleniyor. Sorun kimin aslında? Hani senin servisin var mı kardeşim? Öyle ya, her veli kendi imkânlarıyla gelip gidecek, yoksa okulda yok.

Sonra baktık, gördük; bu okula Dibekdere’den kalkıp gelecek bir öğrenci en az üç durak değiştirecek. 1. Öz Milas’tan gelen araç önce köy garajına inecek, sonra ikinci araç çarşı içi, üçüncü araç direkt okula. Allah aşkına böyle bir rezalet Afrika ülkelerinde bile yok. Kardeşim, neyse; hadi burada ulaşım sorunu var, bari çocuklarımızın Milas Ticaret Lisesi’ne naklini yaptırdık. Oradan da eski okulundaki geç kalmaları ekleyip “senin okula geç gelme süren doldu, bugün itibarı ile okula gelme” demiş bir bayan hoca.

Bu nasıl bir eğitim kültürüdür? Hem cehaletten dem vururuz hem de okumak isteyen yavrularımıza binbir türlü mazeretler üretip herkesin en doğal hakkı olan eğitim haklarını engellemeye çalışırız. Şimdi ben bir öğrenci dedesi olarak soruyorum; bütün bu olumsuz tabloların sorumlusu, yani günah keçisi, öğrenci mi?

Dostlar, bu ülkede insanlar yavrularını hangi şartlarda okutuyorlar, bunu Milli Eğitim Bakanı, Milli Eğitim Müdürü biliyorlar mı acaba? Böyle bir rezalet acaba doğru bir yaklaşım mı? Artık yeter! Bu ülkede okumak için illa da zengin çocuğu mu olmak gerek? Son model araçlarla, saatinde, özel şoförler ile okula gönderecek imkânlarımız yok bizim.

Şimdi sormak ve öğrenmek istiyorum: Duyduğuma göre bazı hocalar kendi kafalarına göre kararlar alıyormuş. Yahu be kardeşim, sen okuyan öğrencinin velisi ile bütün öğrenci sorunlarını yazılı olarak veya sözlü olarak görüştün mü de şimdi kalkıp da “senin geç kalma süren doldu, artık bundan sonra okula gelme” diyerek öğrenciyi kapı dışarı atıyorsun? Böyle bir rezalete acaba ilgili okulun müdürü ne diyecek?

Lütfen, insanlar şu zor günlerde dişinden başından artırıp da zar zor yavrularını okutuyorlar. Sayın Milli Eğitim Bakanı, sayın Milas İlçe Eğitim Müdürü; ya adam gibi okuyan yavrularımızın okul servisi sorunlarını halledin ya da “birkaç dakika geç kaldın” diyenlere, o gecenin yarısında tatlı uykusunu bozup da binbir zorlukla okula gelen öğrencilere lütfen kolaylık tanıyın. Yoksa bu işin peşini bırakmayacağım. İlgililerden bu meseleye insanca eğilmelerini rica ediyorum.

Yoksa burası bir muz cumhuriyeti devleti mi? Lütfen artık yeter! İş yerinde zorluk, okulda zorluk; geçirmek için zorluk yeter be yeter. Torunlarımı okutmak isteyen 77 yaşında bir dede.

Zurnacı Muhtar Dursun
Tel: 0 532 642 05 39